Schedule a Visit

Nulla vehicula fermentum nulla, a lobortis nisl vestibulum vel. Phasellus eget velit at.

Call us:
1-800-123-4567

Send an email:
monica.wayne@example.com

CEZALANDIRICILIĞIN PANZEHRİ: ŞEFKAT

Cezalandırıcı ebeveynler ile büyümüş çocuklar, mutluluklarını yarım bırakırlar Ve “ başıma gelen herşeyi hak ediyorum” düşüncesine sahip olurlar. Meli/ malı  gibi zorundalık hissettiren ifadeleri sürekli olarak kendilerine uygulamakla birlikte, yaptıkları hataların bedelini ömür boyu ödemekle yükümlü olduklarına dair inanç gelistirdikleri için; kendisine kötü davranılmasını kabul ederek, sınırlarını belirlemekte de güçlükler çekerler. Cezalandırıcılığı; kendilerini cezalandırarak sürdürdükleri gibi başkalarına da cezalandırıcı olabilirler. Cezalandırıcılığın panzehri; şefkattir. İhtiyacınız olan, sevgi ve anlayışı kendinize göstermeyi ihmal etmeyin.

Çünkü , sevgiyi olduğunuz halinizle alamamak ÇOCUKLUĞUNUZDAN TANIDIKTIR

“Sevilmeye layık değilim” temel inancı sevgiyi almak için bir şeyler yapmaya mecbur hissettirirken, sevgiyi koşulsuzca aldığınız ilişkilerde öfke duymanıza sebep olur. Bu temel inancı sürdürmek için farkında olmadan çabalarsınız; çünkü yakınlık kurmak ve olduğunuz halinizle sevilmek bilmediğiniz bir duygudur. Sizi seven kişi/leri kaybederek bu duyguyla baş etmektense, sevilmediğinizi düşündüğünüz alan daha az incitici gelebilir; “Çünkü, sevgiyi olduğunuz halinizle alamamak çocukluğunuzdan tanıdıklar.”

ONAY MERCİ: ELALEM

Özellikle “ elalem duymasın, aman elalem ne der…” gibi elalem odaklı büyütülen çocuklar, yetişkin olduklarında eylemde bulunurken çevredeki insanların olaylarını almaya ihtiyaç duyarlar. Çocukluk döneminde gelişen onay arayıcılık, başkalarının düşüncelerini önemli kılar ve sorun çıkmasın diye hayır demekten kaçınan boyun eğiciliği de yanına arkadaş edinir, artık kişi kendi istek ve duygularını geri planda tutarak başkalarının istekleri yaşamaya başlaması sebebiyle kendini fedayı da arkadaş grubuna ekleyerek yaşam boyu ilerler. Onay alma ihtiyacıyla büyütülen kişiler, başkalarının ve kendi isteklerinin yarattığı çatışma arasında sıkışmış ve çaresiz hissederler,  tek başlarına karar almaktan ve hata yapmaktan yoğun bir şekilde  kaçınırlar ve bunların sonucunda öfke hissetmeye başlarlar. Bu zorlantıları yaşatan duyguları yaşamaktansa; kabul görmek için kendi olmayı değil, başkalarının istediği kişi olmaya devam ederek benliğinden uzaklaşır. Onay arayıcılığa dur diyebilmek için önemli olan; çevrenin belirlediği kişi olarak değil, kendiniz olarak çevreyle uyum içerisinde yaşamak, sınırlarınızı yapılandırmak ve koruyabilmektir.

BENİM GİBİ BİRİNİ NEDEN SEVSİN Kİ? Kusurluluk/ Utanç Şeması

Kusurluluk ve utanç şemasına sahip olan kişiler, başkalarının onları olduğu haliyle sevmeyeceklerine dair kaygılar beslerler. Kendilerini kusurlu, değersiz, sevilmeye layık olmayan ve beceriksiz vb. kişiler olarak algılarlar ve utanç hissederler. Sosyal ve romantik ilişkilerden kaçınabilir veya kendilerini eleştiren ve reddeden kişilerle birlikte olabilirler. Çocukluk yaşantılarında, ebeveynleri tarafından saygı görmeme, eleştirilme, reddedilme, cezalandırılma, suçlanma ve de kendisini suçlu hissettirilme yaşamış olabilirler.

× Bilgi ve Randevu Almak İçin