Schedule a Visit

Nulla vehicula fermentum nulla, a lobortis nisl vestibulum vel. Phasellus eget velit at.

Call us:
1-800-123-4567

Send an email:
monica.wayne@example.com

4 yıl ago · · Beden Memnuniyetsizliği ve Yeme Tutumları için yorumlar kapalı

Beden Memnuniyetsizliği ve Yeme Tutumları

Beden algısı; bireylerin kendi bedenleriyle ilgili duygu ve düşüncelerini içermektedir;
bedeniyle ilgili olumlu duygu ve düşünceler; kişinin olumlu beden algısına sahip olduğunu
göstermektedir. Olmak istediği ve sahip olduğu beden arasında uyumsuzluk olan kişilerin
Beden Memnuniyetsizliği ortaya çıkar.
Beden algısına dair sorunlar özellikle ergenlik döneminde yaşanırken, Beden

Memnuniyetsizliği olan kişiler, zayıflamak için hatalı çözümler üretirler.

Toplumun güzellik algısına dair yönlendirmeleri; genellikle zayıf bir bedene sahip olmakla
ilgilidir. 3. Kişilerin belirlediği zayıflıkta olamamak; bireylerin kendilerini kusurlu hissedip,
kendini sevme, değerli hissetme ve kabul etmekle ilgili sorunlar yaşamalarına sebep olur.

Beden Memnuniyetsizliği olan kişiler;
• Reddedilme kaygısı ile görünmez olmaya çalışırlar,

• Sosyal ilişkilerini minimum düzeyde tutarlar,

• Aynaya bakmaktan, kendi bedenlerini görmekten kaçınırlar,

• Kusurlu hissettiklerinden dolayı, istedikleri kıyafetleri giymekten kaçınırlar,

• Kıyafet tercihleri, genellikle bedenlerini kapatan ve koyu renkli kıyafetler olur,

• Yeme bozuklukları olur,

• Kendini eleştirir, kendini sevmekte ve değerli hissetmekte sorunlar yaşarlar,

• Beden ağırlığı ne olursa olsun zayıflama çabası devam eder,

• Sağlıksız (uzmanlar yardımı olmadan) diyetler uygularlar,

• İshal- Kusma oluşturur,

• Öğün atlar; minimum seviyede yeme davranışı gösterir,

• Aşırı spor yapmaya yönelirler,

• Zayıflamak için sigara tüketimine yönelirler,

• Her gün kilosunu tartma eyleminde bulunurlar.

Beden algısına yönelik olumsuz duygu ve düşünceler olumlu yönde değiştirebilir, öz sevgi, öz

değer, kendini kabul ve sağlıklı beslenme öğrenilebilir. Yaşadığınız bu sorunları uzmanların
yol arkadaşlığı ile çözüme kavuşturabilirsiniz.

4 yıl ago · · Duygusal Yeme Davranışı ve Öz Şefkat İlişkisi için yorumlar kapalı

Duygusal Yeme Davranışı ve Öz Şefkat İlişkisi

Öz şefkat; olumsuz duygular ve başarısızlıklar yaşadığınızda; kendinizi anlayışla ve
sevecenlikle, yargılamadan, suçlamadan ve de cezalandırmadan kabul edebilmenizdir.

Çocukluk çağında; cezalandırılmış, eleştirilmiş, hep daha iyisini yapması talep edilmiş ve
kıyaslandırmalarla karşılaşmış bireyler, kendilerine karşı şefkat göstermekte güçlükler
yaşarlar. Olumsuz duygularını ve hatalarını kabul edip bunların sorumluluklarını almaktan
kaçınırlar.
Bu kaçınmalarda birisi ise sıkça karşılaştığımız; DUYGUSAL YEME DAVRANIŞIDIR.
Üzüntü, öfke, başarısızlık, yalnızlık, suçluluk vb. duygular yaşadığınızda; içinizde konuşan
suçlayıcı sesi susturmak için yeme davranışına yönelerek kendinize acımasızca bir
yaklaşımda bulunursunuz. Anlık rahatlamalar bir süre sonra fizyolojik sağlığınızla ilgili
sorunlar ortaya çıkarmaya başladığında bu kısır döngüden çıkmak oldukça güç bir hal alır.

Bireyler, bu kısır döngüden çıkmak ve sağlıklarına kavuşmak için diyete başlayamaya karar
verseler de duygusal yeme davranışı bu noktada amaçladığınız sonuca ket vurmaktadır.

Çünkü; Duygularla baş etmekte güçlükler olduğu için herhangi bir olumsuz yaşantıda diyetler
bozulur.. Diğer bir yandan Duygusal Yeme Davranışınız olmasa dahi, insanlara hayır
diyememek de önemli bir etkendir; diyetteyken bir misafirliğe gittiğinizde insanlar yemeniz
için ısrar ettiğinde; kırılmasınlar, üzülmesinler, uğraşmışlar.. diyerek kabul etmeniz; yani
hayır diyememeniz, sonrasında kendinizi kötü hissetmenize, acımasızca eleştirmenize,
kendinizi cezalandırmanıza sebep olur; yani öz sevgi, öz şefkat ve özsaygınızda
zedelenmelere sebep olabilir. Bu sebeple; hayır diyebilmek, istek ve ihtiyaçlarınızı ifade
edilmek kendiniz için atabileceğiniz adımlardır. Bunu sağladığınızda; kendinize olan saygınız,
sevginiz ve şefkatiniz de güçlenmeler olur.

Peki kendiniz için atabileceğiniz diğer adımlar nelerdir?

• Hatalarınızı- olumsuz duygularınızı kabul etmek ve sorumluluğu alarak çözüm yolları aramak

• İnsanları sürekli memnun etmeye çalışmamak

• Kendi duygu ve ihtiyaçlarınızı önemsemek

• Kendinize anlayışlı yaklaşımda bulunmak

• Sınırlarınızı korumak / Hayır diyebilmek /

• Kendinizi takdir etmek, başarılarınızı küçümsememek

• Herkes gibi kötü deneyimler yaşayabileceğinizi ve bunların yaşamın bir parçası olduğunu kabul etmek

• İşlevsel olmayan düşüncelerinizle ilgili farkındalık kazanmak

• Çevreden gelen olumlu bildirimleri kabul etmek

Kendinizin ve başkalarının koyduğu engellere karşı kendinizi duygusal
yeme davranışıyla değil; Öz şefkat, Öz sevgi ve Özsaygı geliştirerek sağlıklı bir şekilde
koruyabilirsiniz. Yaşadığınız bu sorunları uzmanların yol arkadaşlığıyla çözüme

ulaştırabilirsiniz.

Unutmayalım ki, sağlık; Fizyolojik ve Psikolojik olarak bir bütündür.

4 yıl ago · · Hayır Demezsen Evet’in Ne Anlamı Kalır? için yorumlar kapalı

Hayır Demezsen Evet’in Ne Anlamı Kalır?

            

Hayır diyebilmek, yaşadığımız toplumdaki bireyler için zor olan bir durumdur.
Yetiştirilme tarzınız; “ Aman üzülmesin, aman sorun çıkmasın, aman ağzımızın
bozulmasın” diyerek istemeye istemeye Evet demenize sebep olmuş olabilir.
Hayır diyememeyi alışkanlık haline getirerek kendinizi sıkışmış, öfkeli, stresli ve
üzgün hissediyor olabilirsiniz.

“ Hayır demek, öğrenilebilen bir durumdur. “

Öncelikle hayır kelimesini neden kullanmadığınızı analiz edebilirsiniz:
• Sorun çıksın istememe,

• Başkasının mutluluğunu kendi mutluluğunuzun önünde tutma,

• Onay alamamaktan çekinme,

• Terk edilmekten kaçınma,

• Bencil görünmekten kaygı duyma.. verilebilecek cevaplardan sadece birkaçıdır.

Oysa ki bencillik; hayır demek değildir.
Hayır demek; kendi ihtiyaçlarınızı, duygu ve düşüncelerinizi, tercih edip etmediklerinizi
İnsanların anlayabilmesi için kendinizi ifade etme şeklinizdir.

Bazı kişilere karşı sınırlar belirlemek güç olabilir; ısrarcı, zorba veya vicdani olarak sizi

zorlayan insanlar söz konusu olabilir.
Bunun sonucunda değişimi karşı taraftan beklemek; kişinin hatasını anlamasına ve

değişmesine odaklanmak ürettiğiniz bir çözüm ise; bu sizin daha çok zorlanmanıza sebep

olur yani; çözümü değil, sadece sorunun devamlılığını sağlar.
Bu noktada sorumluluğu alarak kendiniz için sağlıklı olanı belirlemeli, Hayır Diyebilmeyi

öğrenmelisiniz. İnsanlara hayır diyememek/ sağlıklı sınırlar koymamak, kendinize
acımasız bir şekilde yaklaşmanıza sebep olur; öfkeli, üzgün, sıkışmış ve zorunda
hissedersiniz. Sınırlarınızı sağlayabildiğinizde ise; özgürleşmiş..
Eğer ki sınırları belirlemekte/ hayır diyebilmekte zorlantılar yaşadığınızı düşünüyorsanız;
bir uzmanın yol arkadaşlığı ile çözüme ulaşabilirsiniz.

× Bilgi ve Randevu Almak İçin